Tatilimi, her sene olduğu gibi bu senede Marmaris'te ailemin yanında geçirdim. Son derece sakin, gürültüden ve kalabalıktan uzak tatil geçirmek gerçekten çok iyi geldi. Toplam 2 hafta kaldım ve hiç insan içine karışmadım diyebilirim:))) Dışarı sadece 3 ya da 4 kez çıkarak asosyallik rekorunu kırdım:)) İstanbul'un kargaşasından sonra tamda ihtiyacım olan bir tatil geçirmiş olarak mutlu ve huzurlu yine buradayım:))
Tatilde neler yaptığımı anlatmaya tatilime yön veren fotoğrafla başlamam uygun olacak. Aşağıda gördüğünüz amca 69 yaşında bir tır şöförü. Amcamızın sol tarafı yıllarca güneşe mazur kalmış ve sonuç olarak yüzünün sağ tarafı ile sol tarafı arasında tam 20 yaş (!!!) fark oluşmuş.
Tatile gitmeden önce bu gerçekle yüzleşmiş bir insan olarak, uzmanların tüm önerilerine uydum ve 12.00 ve 16.00 saatleri arası kesinlikle güneşe çıkmadım:)
Her ne kadar tehlikeli saatler içinde güneşe çıkmamış olsam da çıktığım zamanlar güneş öncesi - güneş sonrası tüm önlemlerimi aldım. Sonuç olarak, bir gram bronzlaşmadan tatili bitirdim :)))
Marmaris'te gördüğüm en düşük sıcaklık 40 derece olduğundan mümkün oldukça fazla su tüketip, her gün 1 soda içtim.
Aldığım önlemlerden sonra birazda keyif kısmına geçersek, yukarıda gördüğünüz balıkları kendimiz tutup kendimiz yedik;)
Tamam dürüst olacağım, tutma aşamasına benim hiç bir katkım olmadı, balıklar Amcam ve Gül'ün eseri;)
Yaklaşık 17 senedir mono ski yapıyorum. Mono ski ile manevra kabiliyeti daha fazla olduğu için su kayağına kıyasla daha zevkli. İçinizde hali hazırda su kayağı yapan varsa monoya geçmesini tavsiye ederim;))
Su kayağı ve mono ski tehlikeli sporlar değil fakat maalesef bazen istenmeyen kazalar olabiliyor. Bunu minimuma indirmek için kayağınızı doğru ayarlamanız çok önemli eğer bol olursa denge sağlamak zor oluyor. Kayağın dar olması ise, daha büyük bir tehlike çünkü düştüğünüz zaman kayak ayağınızdan çıkmıyor ve incinme ve kırılmalara sebep olabiliyor. Bunu sizinle özellikle paylaşmak istedim, çünkü bu tür kazalara şahit oldum ve böyle basit bir kural hatası yüzünden kimsenin başına kötü bir şey gelmesini istemem.

Marmaris'e gidip O Yes'in muhteşem pizzasını yemeden dönmek olmazdı. İnce hamurlu pizza seven biri olarak ne İstanbul'da ne de başka bir yerde bu kadar güzel pizza yapan bir yer görmedim. Eğer Marmaris'e giderseniz, yat limanının hemen girişindeki bu restaurantın pizzalarını denemenizi öneririm. Bu yazdıklarım kesinlikle reklam değildir, sahibinin kim olduğunu dahi bilmiyorum:))) Zaten reklama falan ihtiyacı da yok ne zaman gitsem mutlaka masa sırası oluyor, o yüzden biz işimizi garantiye alıp rezervasyonlu gidiyoruz.
Bu güzel kedicik, bu seneki davetsiz misafirimizdi. Nereden geldiğini bilmiyoruz ama yavrusuyla birlikte amcamın bahçesini sahiplenmişti ve renklerinin güzelliği ile kalbimizi fethetti ;))
Tatil postu şimdilik burada bitiyor ama ne giydim postlarına yine Marmaris'ten devam edeceğim;))